26 Haziran 2015 Cuma

Kore Dizisi: Angel Eyes



Kesişmelerle, çıkmazlarla dolu bir aşk hikâyesi…

-Dikkat spoiler içerebilir-

Ana karakterlerimiz Dong Joo ve Soo wan, birisi küçük yaşta annesini diğeri ise babasını kaybetmiştir üstelik aynı kazada. İtfaiye şefi olan Dong Joo’nun babası bir tünel kazasına insanları kurtarmaya gider. Soo Wan ve annesi de aynı yerde arabanın içinde kalmışlardır. Soo Wan dışarı çıkmayı başarır ve annesinin arabada olduğunu söyler. Dong Joo’nun babası kadını kurtarmaya çalışırken üstlerine düşen bir molozla can verirler. Soo Wan da bu kazadan sonra kör olur. 

Aradan yıllar geçer artık 18 – 19 yaşlarına gelmişlerdir. Bir gün Dong Joo annesinin yaptığı lapaları dağıtırken balkonda sunum sözlerini ezberlemeye çalışan Soo Wan’ı görür. Biz gelene kadar çoktan bu kıza âşık olmuştur. ;) Ama kör olduğunu anlayamaz tabii. Çünkü Soo Wan görüyormuş gibi davranıyordur.


Ertesi gün Dong Joo’nun okulu gözlemine ziyarete gider. Soo Wan da orada çalışmaktadır. Dong Joo onu görür fakat bir şey söylemeye cesaret edemez. Ardından Soo Wan’ın sunumu başlar ama anlatırken sunum resimlerini değiştirmeyi unutur. Herkes onunla dalga geçmeye başlar. Dong Joo sürüne sürüne kızın yanına varır ve ona yardım eder. Sunum kazasız belasız bittiğinde Dong Joo onun yanına gider ama kız göremediği için onu fark etmez ve yanından geçip gider. 


 Birkaç gün sonra Dong Joo yine lapa dağıtırken Soo Wan da kayan yıldızları görmek için teleskopunu almış ve dışarı çıkmıştır. Yolda yürürken bir araba ona doğru yaklaşmaktadır ama o göremez tabii. Dong onu hemen çeker ve kurtarır. Sonra kız yere düşen teleskopunu ararken onun göremediğini anlar – yani kızın halinden belliydi aslında nasıl anlayamamıştı bilmiyorum. Neyse olabilir :p – Bir süre kız ağlar oğlan bekler falan filan. Sonra evin önüne gelirler ve Dong Joo “Kurtarıcın olarak bir süre için hayatına karışmak zorundayım.” der ve maceraları böylelikle başlamış olur.



Bir süre sonra sevgili olurlar.



Mutlu mesut yaşarlarken bir gün Dong Joo hastalandığında annesi onun yerine teslimata çıkar ve bir araba ona çarpıp kaçar. Hastanede ölmesi durumunda gözlerini Soo Wan'a vermek istediğini  ve onun öğrenmemesini söyler. Nihayetinde ameliyat başarılı geçmiştir ama arabayla çarpan kişinin öğrenilmemesi için birisi -kim olduğunu çok sonradan öğeniyoruz- kadına uyurken bir iğne yapar ve kaçar. Soo Wan'ın babası koridordan geçerken bir ses duyar -babası doktor- ve kadının kötü durumda olduğunu görür başta kurtarmak ister ama kızın donörünün bu kadın olduğunu bildiği için tereddüte düşer ve solunum maskesini çıkarır, sonra vazgeçip kurtarmaya çalışır tabii ama iş işten çoktan geçmiştir. Dong Joo'nun annesi ölmüşütür. Yani Soo Wan göz nakli için ameliyata girecektir. Ama Dong Joo'nun kanser olan kardeşinin tedavisi için Amerika'ya gitmesi gerekmektedir. Soo Wan uyurken bir mektup ve adresini bırakıp gider. Ama kızın babası mektubu görür ve yaptığı şeyi öğrenmemeleri için mektubu alır.



Aradan çook uzun yıllar geçer Dong Joo geri döner, artık o  bir doktor Soo Wan ise itfaiyecidir. Soo Wan'ı aramaya başlar. Bulduğunda tabii ki Soo Wan onu tanımaz ve başka birisiyle nişanlanmıştır. Bu yüzden Dong Joo onu tanımıyormuş gibi davranır ve Amerika'daki ismi Dylan'ı kullanmaya başlar...

İzlememiş olanlar için daha fazlasını anlatmayalım. Öncelikle başta hiç büyümeselerdi de küçük oyuncuları az yaşlandırıp devam ettirselerdi demiştim. Ama otuzlu yaşlarda insanları oynamak için fazla sevimliydiler. :D Neyse zaten büyük Dong Joo'muzu ilerleyen bölümlerde epey sevdim. Hatta ağlayışı öyle sevimli geldi ki bazen biraz daha ağlasa da izlesem dediğim doğrudur. ^-^


Dram seviyorsanız kesinlikle izleyin. Ama itiraf etmeliyim bütün bölümleri bitirebilmek biraz sabır istiyor. Yine de güzel bir diziydi. :D

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder